Galatasaray - Fenerbahçe maç özeti (27 Eylül 2020)
Galatasaray - Fenerbahçe maç özeti (27 Eylül 2020)

Burak Arslan yazdı: “Düüüüttttt! Ne Düt?

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Süper Lig‘in 3.hafta mücadelesinde Galatasaray, TT Arena’da ağırladığı Fenerbahçe’yle 0-0’lık skorla berabere kaldı.

Seyircisiz olarak tarihe geçen bu mücadeleyi Diyagonal yazarı Burak Arslan kaleme aldı.

Kıtalar arası rekabette 390’ıncı randevu geride kaldı. 110 yıllık rekabette kazanan çıkmadı ve hanelere 121’inci beraberlik eklendi.

SARI DERBİ

Türkiye’nin marka olarak önde gelen iki kulübünün bu denli keyifsiz futbolu ele alınacak ilk konu. Harika donatılmış bir sofra misali, markalar tamam, isimler tamam, ekranları başında milyonlar tamam; fakat futbol yok. Nerede bu futbol? Nasıl bulacağız bu futbolu? Bu maçın önemi nedir?

3. Haftada oynanan bir müsabakanın şampiyonluğu belirleyeceğini sanmıyorum. Tabi ki de temkinli olmak şart. Sonuçta mahalle maçı değil; -ki mahalle maçında bile taraflar temkinli olur, fakat parola daima galibiyettir.

Velhasıl, beraberlik adına verilen bir mücadele sahaya yansıdı. İzlediğim futbol neticesinde iki ekipte mutlu ayrılmış olmalıdır. Yeni sezonda çizdiği hazır ve istikrarlı görüntüsüyle Galatasaray, bu gece favori olarak çıktı sahaya. Sonuç tabii ki de “derbilerin favorisi olmaz” cümlesini doğrular nitelikteydi. Bilhassa şunu belirtmek istiyorum: Galatasaray – Fenerbahçe derbilerinin favorisi olmaz.

Hakemin maça etkisi oldu mu?

Hakem Ali Palabıyık’a değinmek gerekirse, kötü bir maç yönetmediğini ve hali hazırda bulunan skora doğrudan ya da dolaylı yoldan bir müdahalesi olmadığını rahatlıkla belirtebiliriz. Skora Palabıyık müdahale etmedi fakat ekiplerinde skora etki etmek gibi bir çabası olmadığı aşikar. Sarı kartlar bolca havada uçuştu. Sahada bulunan futbolcular yetmedi yedek kulübesinde bulunan Erol Bulut bile sarı kart gördü. Doğru olan kartlara sözüm yok; fakat anlamsız çıkan sarı kartlar da mevcut. Futbolumuzun sıkıcı ve temposuz olmasını biraz da bunlara bağlıyorum. Yahu hocam kesme be. Sal şu adamları oynasın. Oyunun içinde ki sertlik dozunda da olsa şiddetli de olsa Düüüüttttt! Ne Düt? Her düdüğün yanında sarı kartta mevcut. Sanki düdüğü öttürene sarı kart bedava der gibi…
• Takımlarda öne çıkan en önemli noktalar savunma hatları oldu. Galatasaray savunmasının kusursuza yakın oynaması geleceğe dair umut verdi. Marcao’nun yüksek tekniğinin yanında yaptığı kusursuz savunma -ki bence bu ekstradır- gelecekte kendini çok daha iyi yerlere taşıyacaktır.

Luyindama’nın sürat olarak eksik kalacağı noktalarda rakibine yakın oynaması ve doğru müdahale zamanlaması onu çekilebilir kılıyor. Omar’ın adaptasyon süreci içerisinde olduğunu düşünürsek performansı hiçte fena değil. Linnes yine görev adamı olduğunu bizlere gösterdi. Fenerbahçe’ye değinmek gerekirse; Altay Bayındır büyük bir nimet. Bu akşamda Arda’nın şutunda gösterdiği refleks takdir edilesi cinsten. Yaşının genç olmasıyla doğru orantılı olarak yaşadığı ceza sahası ve top kontrolü zaafiyetini de giderebilirse önemli yerlere gelebileceği aşikar.

Caner ve Gökhan’a değinmek istemiyorum çünkü bıraktıkları noktadan devam ediyorlar; fakat bunun çok uzun soluklu olacağını düşünmüyorum. Malum yaş faktörü büyük bir etken. Tisserand ve Lemos’un birlikteliğinin şu anki aşamada iyi olduğunu söyleyebilirim; fakat kesin konuşmak için çok erken. Fenerbahçe orta sahasının saha içinde çizdiği dominant görüntü de es geçilmemeli. Maçın skoruna ve oyunun işleyişine doğrudan etki ettiler. Her iki takımın da sahada verdiği mücadeleyi tebrik etmek gerek. Futbolun tek başına ön planda olduğu güzel derbiler görebilmeyi temenni ediyorum.

Burak Arslan / Diyagonal

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.