Süper Lig‘in 20.haftasında Galatasaray, kendi evinde ağırladığı Denizlispor‘u 6-1’lik dev skorla mağlup etmeyi başardı.
Diyagonal yazarı Ahmet Furkan Ünal bu karşılaşmayı kaleme aldı.
SAMİYEN’DE SAĞANAK GOL YAĞMURU!
Mutlak galibiyet parolasıyla sahaya çıkan Aslanlar, ligin son sıralarına demir atmış Yukatel Denizlispor’u rahat geçti. Pozisyon bulmakta zorlanmayan Terim’in öğrencileri, ilk dakikasından son dakikasına kadar hakim oynadığı mücadeleyi 6 gol atarak bitirdi. Son iki iç saha maçında toplam 12 gol atıp sadece 1 gol yiyen Galatasaray, en az gol yiyen takım konumunda. En çok gol atan takımlar listesinde ise Lider Beşiktaş’ın ardından 2. Sırada yer alıyor.
ASLAN KAFESİ PARÇALADI!
Beşiktaş maçındaki yenilgiden sonra Denizlispor’u ligin son sıralarında diye küçümsemeyip saldıran bir Aslan vardı. Top nerede olursa olsun oradan çıkarılacak bir topla golle burun buruna gelen bir takım vardı bugün sahada. Bunun en önemli etkilerinden biri de Yalçın Koşukavak’ın tercih ettiği oyun sistemiydi. Galatasaray’a önde baskı yapmayarak arkada oluşabilecek boşlukları en aza indirmeyi hedeflese de aslında bu oyun Sarı Kırmızılıların işine yaradı. Fatih Terim takımlarının yapmayı en çok sevdiği şey topla oynamaktır. Buna müsaade etmek demek gelecek pozisyonları savuracak bir takımım var demektir. Ama bugün hem topun rakipte olmasına çanak tutacak bir oyun oynayan hem de arkada çok boşluklar veren bir Denizlispor vardı. Bu da atakları gol ile savurmalarına neden oldu.
Denizlispor bugün Galatasaray’ın orta sahada kurduğu pas hakimiyetine fiziksel olarakta karşılık veremedi. Koşukavak’ın oyunun en önemli parçası savunma arkalarına atılan topları engellemek ve onlara izin vermemekti. Fakat Terim’in talebeleri hem set oyununda kolay geldi hem de tek topla savunma arkasına çok rahat sarktı.
Hatta savunma arkası pozisyonlarda tek topta içeriye verilebilecek paslarda Sarı Kırmızılı oyuncular biraz daha becerili olsaydı şu an belki de tarihi bir skor yazıyor olurduk.
Yeni dönem Soso’nun etkinliği, derbi de sahada olmayan Belhanda’nın bugün çok arzulu olması bu kadar eksiğe rağmen pozisyon bulmada çok ciddi kolaylıklar sağladı. Şunu da söylemek lazım ne kadar eleştirsekte son 2 iç saha maçında 4 gol atıp 1 asist yapan Belhanda’yı kutlamak gerekir. Zaten eleştirdiğimiz kısım devamlılığının olmaması ve kritik maçlarda sorumluluk almaması, bundan sonra izlemeye devam edeceğiz.
Bu arada skordan ve oyundan bağımsız bu takıma 1’den fazla transfer şart!
HOŞ GELDİN NANDO!
Galatasaray için bir kaleciden daha fazlası olan Fernando Muslera bugün tam 220 gün sonra kaleyi devraldı. Arkadaşları da Tecrübeli Eldiven’e hoş geldin hediyesi olarak 6 gol ve 3 puan armağan etti. Burada dikkat çeken bir diğer detay ise önemli isimlerin tekrar takıma dahil olması Galatasaray’a fazla yarıyor. Hatırlayacaksınız Fatih Terim’inde 4 maçlık cezasından sonra takıma geri dönüşü 6 gol ile kutlanmıştı. Şimdi ise aylar sonra takıma dönen Muslera’nın dönüşü 6 gol ile kutlandı. Umarız diyelim darısı Omar Elabdellaoui’nin başına…
Ahmet Furkan Ünal / Diyagonal
